Ana Sayfa 1998-2012 “Türkçülük Günü”nde Büyük Coşku

“Türkçülük Günü”nde Büyük Coşku

Orkun Vakfı’nın bu yıl Askerî Müze konferans salonunda düzenlediği “Türkçülük Günü” büyük ilgi gördü ve coşku ile kutlandı.

- Reklam -

Türkçülük Günü’nde ilk olarak bir sinevizyon gösterisi yapıldı. Bu gösteride, Türkçülüğün bugüne kadar geçirdiği gelişme özet olarak veriliyordu. Renkli resimlerle, yazılı ve sözlü anlatımla dile getirilen gelişme safhaları ayrıca müzikle destekleniyordu. Destanlar döneminden başlayan ve 3 Mayıs 1944 olaylarına kadar süren gelişimin hikâyesini dinleyiciler nefeslerini tutarak takip ettiler.

Sinevizyon gösterisinden sonra açık oturuma geçildi. Orkun Vakfı Mütevelli Heyeti üyesi Yakan Cumalıoğlu’nun yönettiği oturumda Prof. Dr. Necmeddin Sefercioğlu, Devlet Bakanı Prof. Dr. A. Halûk Çay, Orkun dergisi sahibi, tarihçi-yazar Altan Deliorman konuşmacı olarak yer alıyorlardı.

Prof. Sefercioğlu, 3 Mayıs 1944 olaylarının meydana gelişini izah eden konuşmasında, bu olayların yol açtığı sonuçları da açıkladı. 3 Mayıs’ta tutuklanıp yargılanan ve işkenceye maruz kalan Türkçü “sanık”ların, güdümlü mahkemelerde 10 yıla kadar hapis cezalarına çarptırıldığını, fakat Askerî Danıştay’da bütün suçlamalardan tam olarak beraat ettiklerini belirten Sefercioğlu, bu yargılamaların Türkçülere yeni ufuklar açtığını, Türkçü nesillerin yetişmesinde etkili olduğunu ifade etti. Sefercioğlu, daha sonra işkencecilere yargılanma yolunun açıldığını, Kenan Öner-Hasan Âli Yücel dâvasında, Yücel’in komünistleri himaye ettiğinin tescil edildiğini, Demokrat Parti’nin 1950 öncesi seçim kampanyasında Türkçülere yapılan işkenceleri propaganda malzemesi olarak kullandığını açıkladı.

Devlet Bakanı Çay ise, bağımsızlığına kavuşmuş Türk illeri ile Türkiye arasındaki siyasî ve kültürel ilişkileri açıklayan konuşmasında, mevcut olan zorluklardan söz etti. Bu zorlukların ortadan kaldırılması için yapılan çalışmaları açıklayan Çay, lehçe farklılıklarının giderilmesi, ortak alfabe kabulü vb. gibi kültür hamlelerinin zaruretine işaret etti. Türk cumhuriyetlerindeki yönetimlerin bu konularda daha duyarlı olmalarının beklendiğini ileri süren Devlet Bakanı Çay, iş birliği konularının artırılması ve zenginleştirilmesi gereğini vurguladı.

Açık oturumun son konuşması Altan Deliorman tarafından yapıldı. Türkçülüğün geleceğe bakışını açıklayan Deliorman, büyük Türk birliğinin ve Türk devletinin kurulabilmesi için tarihî bir fırsatın yakalandığını, bunun mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini ileri sürdü ve gelecekteki büyük Türk devletinin ortak tarihî mirasa, kültür birikimine, millî çıkarlar hedefine dayanması gerektiğini belirtti. Altan Deliorman, bu amaca ulaşmak için millî politikalar takip edilmesini, bu politikanın temelini ise millî ülkünün, yani Türkçülüğün oluşturması gereğini ifade etti. Gelecekteki büyük Türk devletinin temellerinde ahlâk ve vicdan ilkelerinin bulunacağını, bu sebeple soygunlara, vurgunlara, millî varlığımızın sömürülmesine, küreselleşme adı altında millî kimliğimizin kaybolmasına ve millî onurumuzla oynanmasına imkân verilmeyeceğini açıkladı.

Orkun Vakfı’nın Türkçülük Günü’nde daha sonra Beyaz Düşünce Tiyatrosu’nun şiir-sanat gösterisine geçildi. Ahmet Kaya yönetimindeki topluluk, Atsız’ın şiirlerini, çeşitli mizansenler ve müzik eşliğinde dile getirdi.

- Reklam -

Türkçülük Günü’nün son bölümünde Askerî Müze Mehterân Bölüğü’nün muhteşem konseri yer alıyordu. Sahnenin açılmasıyla ulu ağaçların ve fıskiyeli havuzların ortaya çıktığı dekor içinde salona giren 60 kişilik mehter bölüğü, dinleyicilere unutamayacakları bir konser verdi. Estergon Marşı, Mehter Marşı, Çırpınırdı Karadeniz, Türklük Marşı’nın yanı sıra başka marşları da başarı ile icra eden Mehterânın salondakileri büyüleyen konseri coşkun alkışlarla sona erdi.

Orkun Vakfı’nın Türkçülük Günü’ne, salonu hıncahınç dolduran ve bir kısmı ayakta kalan bin kişilik bir dinleyici topluluğu katıldı. Davetliler arasında tanınmış ilim ve fikir adamları, yazarlar, sanatçılar ve kalabalık bir ülkücü gençlik kütlesi bulunuyordu. Vakıf yöneticileri, Askerî Müze salonlarını bu toplantı için tahsis eden Genelkurmay Başkanlığı ATASE kumandanlığına teşekkürlerini sundular.

ERZURUMDA ATSIZ CADDESİ, 3 MAYIS PARKI

Orkun Erzurum il temsilciliğinin düzenlediği Türkçülük Günü, çeşitli etkinliklerle ve coşku ile kutlandı. Erzurum Yenişehir Belediye Meclisi’nin kararı ile bir caddeye Hüseyin Nihâl Atsız, bir parka da 3 Mayıs 1944 adlarının verilmesi kesinleşmişti. Orkun il temsilciliğinin daveti üzerine Erzurum’a gelen Prof. Dr. R. Oğuz Türkkan ve Altan Deliorman, 5 Mayıs Cumartesi günü H. N. Atsız Caddesi ile 3 Mayıs Parkı’nın açılış kurdelesini birlikte kestiler ve kısa birer konuşma ile duygularını ve düşüncelerini açıkladılar.

Türkkan ve Deliorman, açılıştan sonra, kaldıkları otelde kendilerini ziyaret eden Erzurumlu Türkçülerle sohbette bulundular. Topluca yenilen akşam yemeğinden sonra, yerel televizyon Kanal 25’in konuğu olan Türkkan ve Deliorman, Dr. Ali Kurt’un yönettiği açık oturuma katıldılar. R. Oğuz Türkkan, 3 Mayıs 1944 olaylarının sebep ve sonuçlarını açıklayan bir konuşma yaptı. A. Deliorman da, Türkçülüğün bugünkü yurt ve dünya meseleleri karşısındaki tavrını belirtti. Ayrıca, sorulan bir soru üzerine, Orkun Vakfı’nın amacını ve programını, önümüzdeki dönem yapılması plânlanan hizmetleri açıkladı. Ufuk Köşedar da, ilerde Erzurum’da yapılması plânlanan Türkçü faaliyetler hakkında bilgi verdi. Erzurumlu dinleyiciler tarafından ilgi ile takip edilen açık oturum programı 1.5 saat sürdü.

- Reklam -

6 Mayıs Pazar günü, Atatürk Üniversitesi Oditoryumu’nda düzenlenen “Küreselleşen Dünyada Türkiye’nin Yeri ve Önemi” konulu açık oturum yapıldı. Orkun Erzurum temsilcisi Ufuk Köşedar, açık oturum açış konuşmasında Atsız gibi şahsiyetlerin ancak günümüzde anlaşılabildiğini, yarınlarda ise onun görüşlerinin daha iyi takdir edileceğini ve millî siyaset hâline geleceğini belirtti. Prof. Dr. Selâhattin Çelebi’nin yönettiği açık oturumda R. Oğuz Türkkan, 3 Mayıs olayları ile ilgili düşüncelerini anlattı. 3 Mayıs’ın Türkçülük tarihinde önemli bir aşama olduğunu belirten Türkkan, Türkçülük Dâvası’nın siyasî alanda da önemli sonuçlar verdiğini ifade etti. Altan Deliorman ise, Türkçülüğün gelecekte nasıl bir devlet yapısı tasarladığını açıkladı. Türkçü görüşün hâkim olacağı büyük Türk devletinde soygunlara, ahlâksızlığa, sorumsuzluğa yer verilmeyeceğini belirten Deliorman, yetişen genç Türkçü kadroların bunu mutlaka başaracağını ileri sürdü.

Açık oturumda, ayrıca, Orkun Vakfı tarafından hazırlanıp İstanbul’daki Askerî Müze Türkçülük Günü’nde gösterilen Türkçülüğün gelişimi adlı sinevizyon gösterisi tekrarlandı.

Türkkan ve Deliorman, toplantıdan sonra, dinleyicilerin istekleri üzerine kitaplarını imzaladılar ve üniversite öğrecileriyle çok sayıda fotoğraf çektirdiler.

Türkçü öğretim üyeleri ile gençlerin havaalanından uğurladığı davetliler, aynı gün İstanbul’a döndüler. Orkun temsilcisi Köşedar ise, bu tür çalışmaların, önümüzdeki dönemde de artarak devam edeceğini belirtti.

SAMSUN’DA TÜRKÇÜLÜK GÜNÜ

Türk Ocağı Samsun Şubesi, bu yıl Türkçülük Günü’nü bir açık oturumla kutladı. Türk Ocağı Samsun Başkanı Prof. Dr. Kenan Erzurumlu’nun açış konuşmasını yaptığı açık oturuma Orkun Vakfı Mütevelli Heyeti ve Orkun Yazı Kurulu üyesi Sami Yavrucuk, Orkun Bilim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Mustafa Kafalı ile Prof. Dr. İsmail Hakkı Gökhun konuşmacı olarak katıldılar.

TÜRKÇÜLÜK ve TÜRK DİLİ

Muş Ülkü Ocakları’nın Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda düzenlediği Türkçülük Günü’ne binlerce dinleyici katıldı. Bir şölen havası içinde geçen kutlamalarda, Balıkesir Millletvekili Aydın Gökmen bu tür kutlamaların milliyetçi gençliğin bilinçlenmesine büyük katkı sağlayacağını belirtti.

TÜRKÇÜ ŞAHSİYETLERİ DAHA İYİ TANITALIM

Osmaniye Ülkü Ocakları Başkanı Muammer Bulut, yaptığı yazılı açıklamada Türkçülük Günü’nü bayramdan öte, Türkçülük bilincinin uyanması olarak niteledi. MHP Osmaniye İl Başkanlığı sözcüsü Osman Mazı da, anıtlaşmış Türkçü şahsiyetleri yılgınlığa, bozgunculuğa, çıkarcılığa, vurdumduymazlığa bulaşmış insanlara çok iyi tanıtmanın birinci görev olduğunu belirtti.

“TÜRK MİLLİYETÇİLERİ GÜNÜ”

Türkçülük Günü, MHP Genel Merkezi tarafından bu yıl da “Türk Milliyetçileri Günü” adı ile kutlandı. Dedeman Oteli’nde düzenlenen toplantıda bir konuşma yapan MHP Genel Başkan Vekili Şevket Bülent Yahnici, millî kültürü ve millî kimliği muhafaza ederek küreselleşmenin mümkün olabileceğini ileri sürdü. Yahnici, Türk milliyetçiliğinin bugünkü hedefinin Erol Güngör’ün deyimiyle Türk modernleşmesi olduğunu belirtti. Şevket Yahnici, vatan sevmezlere karşı vatanseverliğin, bölücü ve nemelâzımcılara karşı milliyetçiliğin, bayrak ve İstiklâl Marşı sevgisinin, Türk dilini bozanlara karşı da temiz toplumun yükselen değerler olduğunu ifade etti.

AKÇAKALE’DE 3 MAYIS

Orkun’un Akçakale temsilcisi Halil İslâmoğlu’nun öncülüğünde tertiplenen konferans 3 Mayıs 2001 günü Mega Çay Bahçesi’nde yapıldı. “21. yüzyıla girerken Türkiye” konulu konferans TÜRKAV başkanı Abdülkadir Acar tarafından verildi. Orkun Akçakale temsilciliğinin bu yoldaki çalışmalarına önümüzdeki dönemde hız verileceği belirtiliyor.

“BU SİSTEMLE AYAKTA KALMAK HAYÂLDİR”

Kayseri kültür ve Turizm Derneği’nin düzenlediği 3 Mayıs Türkçüler Bayramı Kayseri Ticaret Odası Sosyal Tesisleri’nde yapıldı. Dernek Başkanı Âlim Gerçel hayattan ayrılan ve hayatta olan Türkçülerin yolunda devam edeceklerini, daha sonraki nesillere de aynı idealleri aktarmanın görevleri olduğunu belirtti.

Gerçel, sözlerini şöyle tamamladı:

3 Mayıs 1944, Cumhuriyet tarihimizde Türk milliyetçilerinin Türkçüler Bayramı olarak adlandırdıkları bir gündür. 3 Mayıs, milletçe öğüneceğimiz; Türk Milliyetçileri’nin komünizme dur dedikleri, idealist ve vatansever bir grubun o devrin dikta rejimine karşı başlattığı, kutsal gayretli bir davanın adıdır. Türk gençliğine resmiyette utanılacak bir takım zulümlerin, ezaların, haksızlık ve şiddet hareketlerinin alenen başlatıldığı bir ibret tarihidir.

Türkçülük, daima hak ve hürriyet tarafında olmuştur. Bünyesi de böyledir. Geleneği de…

Biz Türkçüler; bu sistemle ayakta kalmanın hayâl olduğunu biliyoruz. Onun için sisteme arka çıkmak yerine onu düzeltmenin gereğine inanıyoruz. Onun için de:

“Herşey Türk için, Türk’e göre, Türk tarafından” diyoruz.

“FİKİRLERİMİN VE İDEALLERİMİN BABASI GÖKALP’TIR”

Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı tarafından Süleymaniye Kültür Merkezi’nde tertiplenen 3 Mayıs Türkçülük Günü’nde Vakıf Başkanı Prof. Dr. Turan Yazgan Atatürk’ün “Benim bedenimin babası Ali Rıza Efendi ise, ruhumun, fikirlerimin ve ideallerimin babası Ziya Gökalp’tır.” dediğini söyledi. Daha sonra heykeltıraş Ruhi Tuna’nın yaptığı Ziya Gökalp büstü açıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Devlet Bakanı Prof. Dr. A. Halûk Çay ise, dünyanın nafile soykırımları aradığını, en büyük kırımı ise 1944-1945’li yıllarda, üstelik dünyanın gözü önünde Sovyet diktatörü Stalin’in yaptığını hatırlattı. Kırımlı Türkleri ve diğer Türk boylarını uzak diyarlara süren Stalin’in bu soykırımına paralel olarak aynı dönemde Türkiye’de Türkçülere uygulanmış olan soykırımın da unutulmaması gereğini belirtti.

Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu ise, Bozkurt’un Türklüğün sembolü olduğunu, kendisine de “Bozkurt” denilen Atatürk’ün pullara, paralara bozkurt sembolü koydurduğunu anlattı.

Kazakistan Televizyonu tarafından hazırlanan Atsız belgeselinin seyredilmesinden sonra, Bünyamin ve Kırgız Aksungur, Türk Dünyasından Esintiler adı ile çeşitli ezgileri seslendirdiler.

3 Mayıs gecesi, Ötüken Radyosu tarafından tertiplenen akşam yemeğine çok sayıda davetli katıldı. Aynı gece, Boğaziçi’nde bir vapur gezisi düzenlendi ve gezi sırasında şenlikler yapıldı.
 

Orkun'dan Seçmeler

- Reklam -