Ana Sayfa 1998-2012 TÜRK TARİHİNİN KAHRAMANLARI L:ABDÜLHAMİD SÜLEYMAN ÇOLPAN

TÜRK TARİHİNİN KAHRAMANLARI L:ABDÜLHAMİD SÜLEYMAN ÇOLPAN

Prof.Dr. Saadettin GÖMEÇ

- Reklam -

Zamanımızın çocuklarına sorun, hangi futbol takımında kim oynuyor? Avrupa’nın en ünlü sporcuları veya dünyaca meşhur şarkıcılarının isimleri ne? Hepsini size bir çırpıda sayarlar. Ama gel gelelim, bugün varlıklarının sebebi olan kahramanların ve diğer Türk büyüklerinin isimlerinin hatırlanması söz konusu olduğunda tamamı sınıfta kalır. En yakın tarih itibarıyla Türk Kurtuluş Savaşında başımıza nelerin geldiği ya da bu ülkenin nasıl yoktan var edildiği meselesi hakkında hiçbirisi doğru dürüst bir şey söyleyemez. Bu bizim açımızdan acıklı bir durum. Hoş, tabiî ki bütün kabahat çocuklarımızın değil. Onları yetiştiren eğitim sistemiyle, a nne ve babaların da bu konuda büyük sorumlulukları vardır.

İşte Kazak Türkü Magcan Cumabay gibi Türk İstiklâl Savaşı’nı gönülden destekleyen ve bu amaçla şiirler yazan bir Türk evlâdı da Abdülhamid Süleyman Çolpan’dır. O, bugünkü Özbekistan’ın Andican şehrinde 1897’de dünyaya gelmiştir. Çocukluğundan itibaren şiire ve edebiyata düşkün olan Çolpan, vatan ve millet sevgisini dile getiren pek çok şiir yazarak, Türk edebiyatında çok az kimseye nasip olan bir mevkiye çıkmıştır.

Çolpan’ın gençlik yılları Rusya’daki çalkantıların zirveye yükseldiği bir zamana rastlar. I. Bolşevik ihtilâlinde daha çocuk yaşta olan Çolpan; 1917 komünist ayaklanmasına ve bu sırada ortaya çıkan bolşevizm taraftarlarıyla, tam bağımsızlık yanlılarının mücadelesine tanık oldu. İlk ciddî çalışmaları da komünizmden sonra gerçekleşti. Eserlerinde Türk insanının duygularına ve durumuna tercümanlık yaptı. Tehditlere ve baskılara boyun eğmeden en iyisi için uğraştı.

1920’li yıllarda Türkiye Türklerinin emperyalizme karşı verdiği savaşı da yakından takip eden Abdulhamid Çolpan, Türk milliyetçilerinin iyi tanıdığı “Tufan” adlı şiirinde;

“Ey İnönü, ey Sakarya, ey istiklâl erleri,

- Reklam -

Yürü mazlumlar tufanının öç alguçı selleri”,

diyerek Türkiye Türklerinin yanında olduğunu açıkça dile getirmiştir. Bu şiiri ile diğer milliyetçi yazı ve sözlerinden dolayı birçok kez yargılanarak, hapsolundu.

O yine bir şiirinde Türkistan’ın üzerine nasıl bir kâbusun çöktüğünü;

“Gözel Türkistan senge ne boldı?

Sebep vakıtsız, küllerin soldu”,

- Reklam -

diye anlatıyordu.

Sonunda o da, alçak Stalin’in 1930’lu yıllardaki terörüyle yüzyüze geldi ve 1938 senesinde kurşuna dizilmek suretiyle ortadan kaldırıldı. O, milletini ve şerefini her şeyin üzerinde tutarak, bir kahraman gibi öldü. Bu gözü pek yiğitlerin torunları olan bizler de, şanlı atalarımızın emaneti olan şeref ve asaleti, şu kısa dünyanın nimetleri için ayaklar altına aldırmayacağız. Çünkü milletler onurlarını korudukları müddetçe yaşarlar.

 

Orkun'dan Seçmeler

- Reklam -