Ana Sayfa 1998-2012 Türk Kazaklarında yılkı kültürü

Türk Kazaklarında yılkı kültürü

BOZKIR hayatı yaşayan Türkler, yılkıyı ehlîleştiren ve onu medeniyetin hizmetine sunan ilk insanoğlu olarak tarihe geçmiştir. At, Türklerin kolu-kanadı olmuş, onun sırtında fetihlere koşmuş, Türk’ün cesareti atın çaparlığıyla birleşince de, cihan Türk atının nal sesleriyle çınlamıştır. Orta Asya bozkırından ta Viyana kapılarına kadar Türk’ü sırtında götüren, Ötüken çayırlarında otlayıp, Tuna ırmağında sulanan, Tanrı dağlarının doruğundan, Alplerin akabelerinden Türk’e yol bulan atalarımızın yoldaşı yılkıyı, atları günümüzde ne kadar tanıyoruz? Gördüğümüz her dört toynaklıya at, hipodromlarda çapanlara da tay ve kısrak deyip geçiyoruz. Oysa at niye, tay niye, kısrak niye dendiğini merak edip bozkır Türk kültürünün bir değerini, halkımıza doğru olarak tanıtamıyoruz. Bu konuda araştırma yapan zoologlara da rastlamıyoruz, belki araştırmacılar var da verilerini halka ulaştıramıyor, olabilir.

- Reklam -

At sürüsüne “yılkı-cılkı” denir. Sürüdeki hayvanlardan her biri yılkı- cılkı olarak tanımlanır.Yılkıların ve Türklerin anayurdu olan Türkistan’da cins ve yaşlarına göre sınıflandırıldığı bilinmektedir. Türk Kazaklarında bayırgı cılkısı, karabayır cılkısı, Ural cılkısı, Arap cılkısı ve Midilli cılkısı türleriyle sınıflandırılıyor.

Yaşlarına göre ise:

• 0-1 yaş: KULUN , 1-2 yaş: TAY, CABAĞI TAY

• 2-3 “: KUNAN (Erkek)

• 2-3 “: BAYTAL (Dişi)

• 3-4 “:DÖNEN (Erkek)

- Reklam -

• 3-4 “:DÖNECİN (Dişi)

• 4-5 “: At (enenmiş, erkekliği giderilmiş erkek yılkı)

• 4-5 “:Aygır (enenmemiş erkek yılkı)

• 4-5 “:BİYE (Dişi yılkı)

• 4-5 “:KISRAK (Dişi damızlık yılkı)

- Reklam -

Şimdi ya şlarına göre yılkının gelişmesini görelim:

KULUN: Yeni doğmuş Biye yavrusudur. Günümüzde kullanılan (at yavrusu, tay ) tabiri yanlıştır. Çünkü at erkek olduğundan doğurmaz, yavrulamaz. TDK sözlüğünde “lk altı aya kadar olan at yavrusuna kulun denir”, demektedir (Bkz.TDK söz. Kulun mad. Cilt:2 1998, Ank.)

TAY: İki yaşına basan kuluna “tay” denir. Günümüzde kullanılan “taylar yarışıyor, taylar koşuyor” tabirleri yanlıştır. Ancak taylar kendi kategorisinde kısa mesafede yarışırlar. TDK’nın tay maddesinde “üç yaşına kadar olan at yavrusuna tay denir”, diyor. Bu tabir de yanlıştır. Çünkü at doğurmaz.

CABAĞİTAY: Biye sütünden kımız olduğunu biliyoruz. Ziya GÖKALP’ın:

Ata’nın içkisi köpüklü kımız,

Arpa suyu içme dedi

Bana bir Kırgız

Veya A.M.DRANAS’ın: “Ey, sevincinden bir büyük geleceği muştulayan içki, bin yılın kımızı”, ifadesinde bulan Türklerin millî içkisi kımız işte bu biyelerin sağılmasıyla elde edilen yılkı sütünden yapılır. Kımıza verilen at sütü tabiri yanlıştır. Atlar erkek oldukları için sağılmazlar, süt vermezler. Biyeler bazen taylı olarak da sağılırlar. Daha sütten kesilmemiş bu taylara da cabağıtay denilir. Cabağı-Yapağı kış mevsimi boyunca hayvanların sırtlarındaki tüye denildiğini Anadolu’da görüyoruz. Yapağı yünü işte bu tüylerdir.

Bir Kazak halk türküsünde:

Barağdı avulım köşüp kökkavlanga

Tay semiz, cabağı arık köp savganga, denilmektedir.

Yani Avulum göç ediyor kökkavlana (madımak bitkisi)

Tay semiz yapağı arık çok sağıldığına.

Demek ki , sütten kesilmemiş biyeler cabağıtayla sağmal olarak kullanılmaktadır.

KUNAN: Üç yaşına basmış erkek yılkıya kunan denir. Kunan yarışları gelecekteki çapar atları belirlediği için çok önemlidir. Bir kunan yarışında yarışı kazanan kunanın sahibinin eşi hamile ise ve erkek çocuğu olursa KUNANBAY, kız çocuğu olursa KUNANÇA adı verilir. Meşhur Kazak edip ve düşünürü Abay’ın babasının adı da Kunanbay olup Abay Kunanbay olarak dünyaca tanınmaktadır.

BAYTAL: Üç yaşına basmış dişi yılkıya baytal denir. Baytal dişi olduğu için Türk Kazaklarında yarışa sokulmaz. Genellikle dişi yılkı yarıştırılmıyor. Kazaklarda bir deyiş var:

Kunan çavıp kur kalmas

Baytal çavıp bayge almas, yani Kunan çaparsa boş kalmaz Batyal çaparsa ödül almaz, denilmektedir.

DÖNEN: Üç yaşına basan erkek yılkıya dönen denir ki, artık at olmaya dönüşmek üzere anlamındadır. Bu dönemde dönenler enenerek iğdiş edilir. Gösterişli ve güçlü kuvvetli olan bir dönen aygır adayı olarak ayrılır, enenmez.

DÖNECİN: Üç yaşına basan dişi yılkıya dönecin denir. Anne adayı olmaya dönüştüğü anlamındadır. İşte bu noktada, istenilen kalitede nesil verecek olanlar seçilir. Seçilenlere kısrak adı verilir. Özel olarak bakım ve disiplin altına alınır.

BİYE: Dönecin çağından analık çağına ayak basan dişi yılkıya biye denir.

KISRAK: Dönecin çağında ileride iyi cins döl verileceğine inanılarak ayrılan damızlık dişi yılkıya kısrak denir. TDK kısrak mad. “Dişi at”, diyor.

BEDEV BİYE ve BEDEV KISRAK: Hiç yavrulamamış biye veya kısraklara “BEDEV” denir. Umumiyetle bedev kısraklar yarıştırılır. Türkmen Prof. T. BEKJAYEV de kaleme aldığı bir makalesinde “…Türkmen, bedevlerini çapyşygy güralyar” yani Türkmen bedevlerini yarışa koyar, yarıştırırlar diyor. (Bkz. Türksoy dergisi sayı: 9,2003, Ank.)

AT: Dört yaşını doldurmuş, enenmiş, iğdiş edilmiş erkek yılkıya at denir. Atlar cinslerine göre günlük işlerde, seferde, yarışta, kökbörü tartmada “gökbörü çekişmesi”, cirit oyunu, toyda, avlanmakta, eğlence ve gezilerde kullanılır. Rahvan atlara daha çok toy ve düğünlerde binilir. Tırıs giden ve yürüyüşü rahat olan atlar binek olarak, çapar atlar da yarışlarda ve seferlerde kullanılır.

AYGIR: Dönen çağında iyi cins döl vereceğine inanılan enenmemiş ve iğdiş edilmemiş erkek yılkıya aygır denir. TDK aygır maddesinde “Damızlık erkek ata aygır denir”, denmektedir.

Aygıra teslim edilen sürü onun tarafından korunur. Sürüye yabancı aygır almaz, sürüyü her türlü tehlikeye karşı savunur, sürüyü kendi otlama bölgesinden başka otlama bölgesine salmaz, yeni doğan kulunlara , taylara ve zayıf biyelere saldıran kurt sürülerini imha eden destanlara konu olan aygırlar vardır. Aygırlar, kendi neslinden olan dişi ile çiftleşmez. Böylece neslinin temiz ve asil kalmasını sağlar. Kazaklarda bir deyiş var: “Caman aygır öz nesline çabadı” yani kötü aygır kendi nesli ile çiftleşir. Aygırın sahip olduğu sürüye “Üyir” denir. Aygır üyirleri de doru aygır, kara aygır, ak aygır, gök aygır üyiri gibi aygırın renkleriyle adlandırılır.

Yılkı asil bir hayvandır. Bulanık suyu içmez, su içmeden önce ağzını çalkalar. Çiğnediği, bastığı otu da yemez.

Bugün Anadolu’da tay, kısrak, at , aygır ve yılkı sözcükleri kullanılmaktadır. Ancak, tanımlar yerli yerinde kullanılmıyor.
 

Orkun'dan Seçmeler

- Reklam -