Ana Sayfa 1998-2012 Millî Güvenlik Oyuncak Değildir

Millî Güvenlik Oyuncak Değildir

Millî güvenliğimizi tartışma konusu yapmak, AB’ye girmek için taviz kapısını aralamak demektir. Sayın Mesut Yılmaz “Bugün dünyada kollektif güvenlik, demokrasilerle entegre olmaktan geçiyor, çünkü demokrasiler birbirleri ile savaşmıyorlar” diyor. Bu kendi kendimizi aldatmaktır. Demokrasiler savaşmıyorsa, Yunanistan’ın yıllardan beri Türkiye’ye karşı uyguladığı kalleşçe soğuk savaş neyin nesidir?

- Reklam -

“Türkler geldikleri Orta Asya’ya gitsinler, Anadolu bizim” diyen Megalo-idea temsilcileri hangi kollektif entegre güvenliğin sigortasıdır? AB’ye girmek pahasına verilmek istenen tavizler, genelkurmay başkanlığımızın savunma stratejisini deliyorsa, ordumuz elbette karşı çıkacaktır. Çünkü savunmamızdan sorumlu Genelkurmay Başkanlığıdır. AB devletleri, “Biz Türkiye’nin savunmasını garanti ediyoruz, çökmüş ekonominizi düzeltmek için bu kadar asker beslemeyin, ordunuzu terhis edin” derlerse, kabul mü edeceğiz?

12 Eylül’den sonra Yunan FIR hattını serbest bırakan Kenan Evren’e NATO başkomutanı General Rogers, Yunanistan’ın NATO’ya dönmesine izin n verirsek, Yunanistan’ı ön şartsız masaya oturtacaklarına söz vermişti. Hem de asker askere… Sonra ne oldu, Rogers verdiği sözü yuttu, Türkiye’yi uyuttu, Yunanistan’ı korudu. Bu demokrasiler arası savaş değil de nedir?

“Türkiye için ulusal güvenliği garanti edecek en sağlam sigortanın AB üyeliği olacağına” inanan Mesut Yılmaz, gerekirse kendini fedâ edeceğini söylüyor. Türk milleti AB için kendini fedâ etmez. Millî Mücadele’de olduğu gibi vatanı için canını fedâ eder. Bunu AB’liler gördüler. Bilirler, Sevr’in nasıl yırtılıp atılışına şahit oldular. AB ülkeleri o zaman silâhla yapamadıklarını şimdi siyasî hile yoluyla yapmak istiyorlar. Türkiye’nin ekonomisini bunun için çökerttirdiler ki, istediklerini dikte ettirebilsinler. Kemal Derviş boşuna gelmedi. Bunu Türk milletinin bilmediğini mi sanıyorsunuz?

- Reklam -

Türk ordusunun, ulusal güvenlik adına sivil iktidarlara müdahale ettiğinden şikâyet ediyor sayın Mesut Yılmaz. Türkiye son otuz- kırk yıldır sivil iktidarların isabetsiz ve basiretsiz kararları sonucu bugünkü hâle geldi. Millet varlığından hortumlanan 200 milyar dolara göz yumanlar sivil iktidarlar değil midir? Türkiye’yi IMF’nin kucağına atan Türk ordusu mu? Sivil iktidarlar yüzünden Türk ordusu 2001 yılında yapılması gereken 20 milyar dolarlık askerî tatbikatı ertelemek mecburiyetinde kaldı. Bu tatbikatlar, ulusal güvenlikle ilgili değil miydi? Ertelemeye sebep olanların yüzü kızaracağı yerde, hâlâ milletin gözüne baka baka konuşabiliyorlar.

Türkiye’nin başına belâ olan ve günde elli, yüz kişinin can verdiği, maddî kayıpların ise hesaba kitaba sığmadığı trafik belâsını niçin tartışmaya açmıyorsunuz? Demiryolu komünistliktir diyen ANAP, trafik çıkmazını ulusal güvenliğin bir parçası saymıyor mu? Türkiye’yi bu trafik belâsından kurtarmak için TBMM çift demiryolu inşası için yasa çıkartmak istedi de, ordu mu mâni oldu? Üç tarafı denizlerle çevrili yurdumuzun ulusal güvenliği için, uçak gemisi yapmak istediniz de asker mi karşı çıktı?

- Reklam -

Sözde Ermeni soykırımı meselesinin ABD kongresinde müzakere edileceği gün A.B.D. genelkurmaylığı “Pentagon” kongreden Türkiye lehinde karar almasını istedi ve aldırdı. Gerekçe ise Türkiye’nin askerî stratejik açıdan Amerika’nın güvenliği ile ilgili olmasıydı. Pentagon bu hareketi ile ABD’nin sivil iktidarına müdahale mi ediyor yoksa, Amerika’nın ulusal güvenliğinin gereğini mi hatırlatıyor?

T.C. Devleti’nin temellerini atarak kuran TBMM “Hürriyet ve bağımsızlık benim karakterimdir” diyen Mustafa Kemal’i desteklemişti. Hem de Türkiye bugünkü AB devletlerinin işgali altında iken.

Bugünküler ise, Sevr’i kendi rızamızla tatbik ettirmek isteyen Derviş Kemal’in peşinden, Avrupa hayranı, batı ne der korkusu taşıyan birkaç kişinin kılavuzluğunda sürüklenmektedir. Millî Mücadele’yi yapan meclis ve onun kurmayları, Türk milletini, ulusal güvenliğimizin teminatı olarak görüyordu. Bugün ise, milletimizin güvenini kaybetmiş siyasîler, ulusal güvenliğimizin teminatı olarak, dünkü işgalcileri milletimize şirin göstermeye çalışıyorlar. Türkiyemizin millî güvenliği, her aklına gelenin tartışmaya açabileceği siyasî bir oyuncak değildir.

Ne Mutlu Türk’üm Diyene.

 

Orkun'dan Seçmeler

- Reklam -