KAPAK KONUSU
Kırmızı çizgiler alırım
Turgut GÜLER
Dünden bile yakın bir zamanda, devlet otoritemizi temsil eden ricâl tarafından ısrarla, ama, ısrarla söylenen KIRMIZI ÇİZGİ lerimize ne oldu?
Kıbrıs deyince, KIRMIZI ÇİZGİ kükremesine tutulan; Kuzey Irak sözü geçince, KIRMIZI ÇİZGİler boyunca şâha kalkan; Ermeni yalan- dolanları etrafta dolaşmaya başlayınca KIRMIZI ÇİZGİden fıskiyeler yapan; Ege Denizi’ndeki müktesep haklarımız tehdîd edildiğinde, KIRMIZI ÇİZGİ yakamozları yakan devletlûlarımız, acep şu sıralarda ne yapıyorlar?
Türk’e horozlanan her gürûha, “ama benim KIRMIZI ÇİZGİlerim var!” Diyen; gündelik hayatın içindeki sâde vatandaşımıza bile “bu kadarı da olmaz! Bunun adı küstahlıktır!” dedirten Rum, Ermeni, Kürt herzelerine hep KIRMIZI ÇİZGİler göstererek, yeni yetme bir müdafaa şekli icâd eden devletlûlarımız, acep şu sıralarda ne yapıyorlar?
Kuzey Irak’da nâm salmış iki peşmerge sergerdesi; yıllarca, hem de KIRMIZI T.C. pasaportarıyla seyahat ettikten sonra, “Ameriko-İngiliz” hesaplarına âlet olarak, “Cumhurbaşkanlığı” ve “Bölge Başkanlığı” gibi, okunması zor etiketlerle pâyelendirildiğinde; avuçlarındaki KIRMIZI ÇİZGİ izlerine bakakalan devletlûlarımız, acep şu sıralarda ne yapıyorlar?
Yahyâ Kemal’in, Ali Emîrî’yi anlatırken:
“Âmid, o şehri nûr, öğünsün ile’l-ebed”.
Diyerek yücelttiği Diyarbekir’imizde, (Barzânî isimli şahıs kastedilerek) “President Mesut” yazılı bezleri açıp, Türk milleti ve devleti aleyhine nümâyiş yapanları, hangi KIRMIZI ÇİZGİnin içinde veya dışında tutacağını bilemeyen devletlûlarımız, acep şu sıralarda ne yapıyorlar?
“Suriye kuzuları”na imrenerek, Kıbrıs’tan “kuzu kuzu” çekilme provalarını resmî sıfatlarla dillendiren ve Ada’da yine kendileri tarafından konmuş KIRMIZI ÇİZGİyi, Rumlardan önce geçerek bir garîb siyâset rekoru kıran devletlûlarımız, acep şu sıralarda ne yapıyorlar?
Evliyâ Çelebî’ye dahi şaşkınlık verecek tarzda; ikinci, hattâ üçüncü dünya seyahatine çıkan bir “başdevletlû” muzun bu seyâhatleri sâyesinde kazandığı “dostum”uz ülkelerde, birer birer Ermeni yalanlarına destek olan kanunlar çıkarılmaya başlayınca, (ufûnete uğrayan eskilerinin yerine) yeni KIRMIZI ÇİZGİ ihâlesi açan devletlûlarımız, acep şu sıralarda ne yapıyorlar?
Sâhi, ne yapıyorlar? Boşa harcanan ve Türk’ün haysiyetini, prestijini “sıfır”ın altındaki donma derecelerine taşıyan kaybolmuş KIRMIZI ÇİZGİ’lerin ardından, belki aynaya bakıyorlardır. Kızaran, KIRMIZI bir yüz kaldı mı? diye…..
