Ana Sayfa 1998-2012 Kaşgarlı Mahmud

Kaşgarlı Mahmud

Kahramanlar sadece eli kılıç sallayanlar değildir. Eli kalem tutanlar, ilimleriyle, bilgileriyle toplumlara ışık olanlar da birer kahramandır. Hiç şüphesiz kılıçlarıyla, süngüleriyle savaşanlara vatan ve millet sevgisini aşılayanlar, kalem üstadlarıdır.

- Reklam -

Milletler ve onların ortaya koydukları kültürler yalnızca silâh gücüyle ayakta duramaz ya da varlıklarını sürdüremezler. Mutlaka bir halkın şekillendirdiği millî kültür sağlam temellere dayanmalıdır. Dolayısıyla bir toplumun hayat devresinin uzun olabilmesi, millî benliğini koruyan kültürünün de çok köklü bulunmasına bağlıdır.

Dil, din, edebiyat, mimarî, müzik, resim, hukuk vs. hepsi kültürün bir unsurudur. Bunları meydana getirenler elbette halkın kendisi olmakla birlikte, onun içindeki sanatkârlar ve ilim adamlarıdır. Türk kültürüne yön veren, mazimizin abide şahsiyetlerinden birisi de, Kaşgarlı Mahmud’dur. Onun hakkında bugüne kadar çok şey söylendi ve yazıldı. Kuşkusuz k i bundan sonra da söylenecek ve yazılacak. Biz de, burada sizlere Türk milletinin yakından tanıdığı Kaşgarlı Mahmud’u ve onun muhteşem eserini belki de bir kez daha anlatmaya çalışacağız.

Divanü Lûgat-it-Türk diye adlanan, bu harika Türklük bilimi sözlüğünü kaleme alan Türk’ün ismi de Kaşgarlı Mahmud olarak bilinmektedir. O, bugünkü Issık Köl yakınlarındaki tarihî Barsgan şehrindendir. 11. asrın ikinci yarısında, Araplara Türkçeyi öğretmek amacıyla yazılan bu Türkçe sözlük kitabından Kaşgarlı Mahmud’un yüzde yüz Türk olduğunu öğrenmekteyiz. Bunu söylemekteki maksadımız, zaman zaman Kaşgarlı Mahmud’un arapça ve farsçayı mükemmel bilmesinden dolayı, ona başka kimlikler de uydurulması yüzündendir. Hatta, yine Divanü Lûgat-it-Türk’e göre, sadece Türk olmakla kalmıyor, kendisini Kara-hanlı sülâlesine de bağlıyor ki, bu da onun kimliği hususunda önemli bir ip-ucudur. Çocukluğundan itibaren ciddi bir medrese eğitimi alan Kaşgarlı Mahmud, arapça ve farsça gibi yabancı dillerin dışında, pek çok Türk şivesini de konuşabiliyordu.

Divanü Lûgat-it-Türk’e bazan bir gramer kitabı da deniyor. Biz buna da karşıyız. Bu eser yalnızca bir gramer kitabından çok farklı özelliklere sahiptir. Onun için kitabı tek bir kategoriye sokmak da yanlıştır. Elbette bu özelliği de inkâr edilemez; ancak Divanü Lûgat-it-Türk’te Türk milletinin büyüklüğünü, kahramanlığını, ilmini, sanatını, devlet teşkilâtını, ekonomik hayatını ve daha pek çok konuları da görebiliyoruz.

Kaşgarlı Mahmud aynı zamanda büyük bir Türk milliyetçisidir. O, Türklüğe âşık bir bilgedir. Bunun en güzel delili de, İslam camiası içerisinde Peygamberin ırkı olması hasebiyle, Araplara karşı duyulan sevgi ve saygıyla beraber, Arap milliyetçiliğinin karşısında Türkçülüğün savunuculuğunu yapmasıdır. Şöyle ki, Divanü Lûgat-it-Türk’te rastladığımız Hz. Muhammed’e ait pek çok hadis Türk milletinin üstünlüğünü ve seçilmiş bir ırk olduğunu ortaya koymaya yöneliktir.

Kaşgarlı Mahmud gibi büyük bir Türk milliyetçisi tarafından yazılan Divanü Lûgat-it-Türk, yine değerli ilim adamlarımızdan Ali Emirî Efendi sayesinde ortaya çıkmış, Talat Paşa’nın himmetiyle ve İstanbul’da Kilisli Rıfat’ın üstün gayretiyle de basıldıktan sonra, Besim Atalay şu anki mevcut baskısını hazırlamıştır.

- Reklam -

Kaşgarlı Mahmud çok ince bir düşünce ile bütün Türk boylarının yerlerini ilk Türk coğrafya haritası diyebileceğimiz haritasında da belirtiyor. Ayrıca bu kabilelerin sosyal hayatlarına dair bilgilerin yanı-sıra şiir ve musiki gibi özelliklerini de konu etmesi bakımından çok değerlidir. Türk kültür tarihçilerinin asla vazgeçemediği ana kaynakların başında Divanü Lûgat-it-Türk gelmektedir. İyi ki böyle bir eser vücuda getirilmiş. Yoksa şimdi bir sürü kültür-dil meselesini hâlâ tartışıyor olacaktık. Bize büyük bir kolaylık sağladığı için Kaşgarlı Mahmud’a minnettarız.

 

Orkun'dan Seçmeler

- Reklam -