Ana Sayfa 1998-2012 Haçlı zihniyeti ve Gazi Ömer Fahrettin Paşa

Haçlı zihniyeti ve Gazi Ömer Fahrettin Paşa

ON üçüncü asırda başlayan Haçlı zihniyeti yıllarca sürdü. Irak’ı sudan sebeplerle işgal eden Amerika’nın devlet başkanı geçen yıllarda bu konuda konuşurken ağzından bir söz kaçırdı:

- Reklam -

“Bu bir haçlı savaşıdır.” dedi ve sonradan tevil eder yollu ifadeler kullandıysa da Orta Doğu’da giriştiği harekâtın plânlarını ve işgal haritasını Yahudi Hahambaşına vererek onların “arz-ı mev’ut: vadedilen topraklar” idealini gerçekleştirmek üzre olduğunu beyan etmiş oldu. Zaten Orta Doğu büyük projesi de Graham Fuller yönetimindeki Rand istihbarat örgütünün eseriydi. Afganistan işgal edildi, Irak işgal edildi, sıra İran ve Suriye’de. Sonra da Türkiye… Yabancılara arazi satılmasını kolaylaştıran kanun, onlara bu imkânın kapılarını açmış oldu. Dün silâhla alamadıkları kutsal Anadolu topraklarını bugün Yunanlılar, Fransızlar ve Yahudi asıllı Türkler dolarla alıyorlar. Ülkenin her yanında ecnebi kolonisi kurulur gibi oluyor. Oysa ki kanun sadece din, spor, kültürel amaçlı arazi satımına cevaz vermişti.

Amerikalı Bush, Felluce katli amından sonra Hz. Ali’nin, İmam Hüseyin’in mezar ve camilerinin bulunduğu Necef’e saldırılar düzenledi. Türbe ve camileri bombalayıp nice çoluk, çocuk, kadın ve erkeği kalleşçe katletti. İslâm âlemi buna seyirci kalmakla “şimdi sıra Mekke ve Medine’de olabilir”.

Bütün bu olaylar, Birinci Cihan Harbi’nde İngilizlerle savaşan Medine müdafii Ömer Fahrettin Paşa’yı hatırlattı.

Rusçuk’ta 1868’de doğan ve 1948’de İstanbul’da vefat eden Fahrettin Paşa 1888’de Harbiyeyi bitirdi. 1891’de kurmay yzb. olarak Erzincan’daki 4. orduda görev aldı.

1908’de Meşrutiyetin ilânından sonra İstanbul’a tayin edildi ve 31 Mart Vak’asına karışanlar için kurulan Divan-ı Harp başkanı oldu. Birinci Nizamiye alayında rütbesi miralaylığa çıkarıldı ve Tekirdağ’daki 2. Fırka’nın erkân-ı harp başkanı oldu.

Balkan Savaşı’na katılarak Çatalca ve Edirne’nin Bulgarlardan geri alınmasını sağladı. Birinci Cihan Harbi başlayınca Musul’da XII. Kolordu komutanlığına atandı.

- Reklam -

İngilizlerin kışkırtmasıyla Suriye’nin çeşitli yerlerinde ayaklanan Araplara ve Mekke Şerifi hain Hüseyin’e karşı kahramanca savaştı. Medine’yi günlerce savundu.

Mukaddes toprakların savunması 1916’dan 1919 yılına kadar üç yıl sürdü. Mekke ve Medine İngilizlerin taarruzuna uğramış, Osmanlı ordusu binbir meşakkat içinde bu iki kutsal şehri korumak için savaşmış, birçokları şehit düşmüştü. Yakılan türkülerde:

Gitme Yemene Yemene-Yemen sıcak dayanaman

Kalk borusu vurulanda-Sen cahalsın uyanaman… diye oraya giden Mehmetçiklerin acıklı durumu tasvir edilmişti.

Fahrettin Paşa İngilizlerin galip geleceğini sezinleyince Kâbe’de bulunan mukaddes emanetleri 12 sandık hâlinde trenle Dersaadet’e (İstanbul) gönderdi. Bugün Topkapı Sarayı’nda sergilenen kılıçlar, Kur’an-ı Kerimler, Hz. Peygambere ait eşya, Kâbe’de Hacer-i Esved’in kılıfı vs. hep bu değerli komutan sayesinde kurtarılmıştır.

- Reklam -

Mondros Mütarekesi’nden iki ay sonra savaşta yorgun, bitkin ve çaresiz kalan Fahrettin Paşa İngilizlere teslim olmak zorunda kaldı. Yazdığı hâtıratında Yüce Peygamberin Medine’deki kabri önünde diz çökerek:

“Ey Yüce Peygamber Hz. Muhammed… Senin uğrunda nice şehid verdik. Senin yattığın toprakları hain düşmana teslim etmemek için üç yıl savaştık. Bizi afveyle…” diyerek ve ağlayarak şehri İngilizlere teslim edişi dehşet verici bir vâkıadır.

Deniz yolu ile İstanbul’a gönderilen Fahrettin Paşa burada serbest bırakıldı. Bilahare İngilizler tarafından Malta’ya sürülmüş ise de Mustafa Kemal (Atatürk)’ün cesur girişimiyle Türkiye’ye döndü (1921). TBMM tarafından 1922’de Kâbil elçiliğine atandı. 1926’ya kadar Türkiye’yi orada temsil ettikten sonra Türkiye’ye döndü. 1948’de öldü.

O günden bugüne ibretle Irak’ta Şiî lideri Mikteda El Sadr’ın, Amerikan ordusuna karşı giriştiği savaşı mukayese edersek arada bir fark var: Dün İngilizler Haçlı zihniyeti ile İslâm topraklarını işgal ediyordu, bugün de Amerikalılar İslâm topraklarını işgal ediyor. Haç ve hilâl savaşı devam etmekte, İslâm âlemi buna seyirci kalmaktadır. Yazıklar olsun!

(Fazla bilgi için: Medine Savunması ve Enver Paşa kitabını okuyabilirsiniz).

 

Orkun'dan Seçmeler

- Reklam -